Radyo Televizyon Üst Kurulu (RTÜK), ekranlarda şiddet içerikli yayınlara karşı “son uyarıyı” yaptığını duyurdu. Haber bültenlerinde akıllı işaretlerin kullanımının zorunlu kılınacağı belirtilen açıklamada, şiddete karşı cezalandırma yönteminin ötesinde uygulamalara gidileceği belirtildi. Açıklamada; şiddetin televizyon ile meşrulaştırıldığı, bireylerde psikolojik tramvalara neden olduğu kaydedildi. Yayınların şiddete eğilimli kişileri teşvik ettiği vurgulandı.
Uzmanlar inceledi
“Haber Bültenleri Başta Olmak Üzere Şiddet İçerikli Yayınlara Dair Son Uyarı” başlığıyla yapılan açıklamada şunlar kaydedildi:
♦ Üst Kurulumuzda görevli meslek uzmanları tarafından yapılan içerik analizlerinde, gazetelerde ‘üçüncü sayfa haberi’ olarak adlandırılan haber konularının televizyon haberlerinde de ön plana çıktığı, haber bültenlerinin çoğunun ‘Whatsapp İhbar Hattı’na gelen içeriklerden derlendiği ve şiddet içeren görüntülerin ekranlarda çok fazla yer aldığı tespit edilmiştir.
Dizi ve filmlerde de yer veriliyor
♦ Şiddet içerikli yayınlar sadece haber bültenleri ile sınırlı kalmamaktadır. Dizi filmlerde de maalesef şiddet içerikli görüntülere yer verilmektedir. Fiziksel şiddetten psikolojik şiddete, ekonomik şiddetten cinsel şiddete kadar her türlü şiddet, zaman zaman değişik kanallarda ve farklı içeriklerle yayınlanmaktadır.
CİMER aracılığıyla yapılan başvurular kurula iletildi
♦ Televizyon aracılığı ile meşrulaşan ve yaygınlaşan şiddet, toplumsal yapıyı tehdit eden bir olgu olarak karşımıza çıkmaktadır. Ekranların her türlü şiddetten arındırılması beklentisi de farklı kanallar aracılığıyla, değişik ortamlarda yüksek sesle dile getirilmektedir. Şiddet içerikli yayınlara ilişkin Üst Kurulumuz İletişim Merkezi’ne şikâyetler gelmekte olup, Cumhurbaşkanlığı İletişim Merkezi (CİMER) aracılığıyla da konu hakkında yapılan başvurular gereği için Üst Kurulumuza iletilmektedir.
Reyting kaygısı
♦ Reyting kaygısıyla medya hizmet sağlayıcılar tarafından şiddet içerikli yayınların yapıldığı, ancak bu tarz yayınların izleyicilere yaşattığı olumsuz sonuçların göz ardı edildiği, radyo ve televizyonlar tarafından uygulanan yayın politikalarının kişilerde ciddi bir psikolojik travmaya neden olduğu, toplumda şiddetin kanıksanmasına ve çocuklarda kötü dünya sendromuna yol açtığı hepimiz tarafından bilinmektedir. Bu tarz yayınların şiddeti özendirici olduğu ve şiddete eğilimli kişileri adeta teşvik ettiği gözden kaçırılmamalıdır.
‘Yalnız cezalandırmakla kalmayacağız’
♦ Bu tarz yayınların önlenmesi hususunda başta Üst Kurulumuz olmak üzere yazılı ve görsel-işitsel medya kuruluşlarına, haber ajanslarına, ilgili kamu kurum ve kuruluşlarına, üniversitelere, basın meslek örgütlerine ve sivil toplum kuruluşlarına önemli sorumluluklar düşmektedir. Radyo ve Televizyon Üst Kurulu ekranları şiddetten arındırmak için yalnızca cezalandırma yöntemiyle sınırlı kalmayacak biçimde hareket etmektedir. Üst Kurulumuz’un her türlü şiddete karşı kararlı mücadelesi bilinen bir gerçektir.
Bültenler de takip edilecek
♦ Şiddetle alakalı özellikle haber bültenlerindeki bu özensiz yayınlar, ‘yayınlar, şiddeti özendirici veya kanıksatıcı olamaz’ ilkesi çerçevesinde titizlikle takip edilecektir.