Emekli Emniyet İstihbarat Daire Başkanı ve Yeni Şafak yazarı Bülent Orakoğlu, geçtiğimiz ay vefat eden İsmailağa Cemaati lideri Mahmud Ustaosmaoğlu’nun cenazesinde 28 Şubat zihniyetinin yeniden hortladığını kaydetti.
“Ülkemizin milli manevi değerleriyle bir türlü barışamayan ve her fırsatta laiklik elden gidiyor iddiasıyla milli iradeye saldıran 28 Şubat’çı zihniyet ve bu zihniyetin en önemli temsilcilerinden sayılan vesayetçi bir dernek olan Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) bu kez Mahmut Efendi Hazretleri’nin cenaze töreninde ‘laikliğe aykırı’ faaliyetler olduğunu iddia ederek konuyu yargıya taşıyor” diyen Orakoğlu, bugün Yeni Şafak’ta yayımlanan yazısında “ADD, törende Anayasa’nın laiklik ilkesinin açıkça çiğnendiğini belirttiği açıklamada, “Laiklik ilkesinin ‘Anayasa’ya, hukukun üstünlüğüne, demokrasiye, Atatürk ilke ve inkılaplarına ve laik cumhuriyet ilkesine bağlı kalacağına’ namusu ve şerefi üzerine ant içmiş Cumhurbaşkanı, bazı parti genel başkanları, bakanlar, iktidar ve muhalefet milletvekilleri ile Diyanet İşleri Başkanı ve devlet memurları tarafından alenen yok sayıldığını üzüntü ile gördük” denildi.” İfadelerine yer verdi.
Bunlar maalesef nasibi olmayanlar!
Orakoğlu, yazısının ilgili bölümünde özetle şunları kaydetti:
6’lı masanın liderleri ile 16 milyon İstanbullunun başkanı olduğu mavalını okuyan İmamoğlu, İsmailağa muhibbilerinin lideri Mahmut Efendi Hazretleri’nin vefatını görmezden gelerek taziye mesajı yayınlamamalarının nedeni cenaze töreninde laikliğe aykırı faaliyetler olduğu intibaını yaratmaya yöneliktir. Başkan Erdoğan da buna dikkat çekerek “Bunların taziyesi bu kadar önemli mi? Hiç gerek yok. Oraya gelenler, özellikle Mahmut Ustaosmanoğlu Hocaefendi’nin bütün hayatı boyunca vermiş olduğu mücadeleyi yaşayanlar, buna saygı duyanlar. Ben de bu ülkenin Cumhurbaşkanı olarak orada bulundum. Arkadaşlarımla beraber bulundum. CHP’den de bir arkadaş geldi. O da orada bulundu. Demek ki nasibi olanlar da varmış. Bunlar maalesef nasibi olmayanlar. O söylediğiniz derneklerin zaten tarzlarını biliyorsunuz. Bunlar asla bizi üzmez. Bu ülkede artık laiklik tartışması diye bir şey kalmamıştır. Bunu onlar düşünsün. Laiklikle alakalı bütün tanımlar vesaire hepsi özellikle partimin tüzüğünde de en güzel şekliyle vardır. Biz o çerçeve içerisinde laikliği yaşadık, yaşıyoruz. Ve birilerinden de icazet almamıza gerek yok. Ana muhalefetin başı bu cenazeyle ilgili bir taziye niye göndermemiş veyahut yavru muhalefet niye göndermemiş; bundan dolayı hiç dertlenmeye gerek yok ki. Herkes nasibini alır. Unutmayın, nasibûke yusibûke; nasibin neyse onu bulursun. Zaten Mahmut Ustaosmanoğlu Hocaefendi kendisini gerçekten yaşamış, onun duygularıyla amel etmiş, amel etmeye devam edenlerle beraber Hakk’a yürüdü. Güzel olan da o değil mi?” demişti.
İsmailağa ile Ermeni Patrikhanesi mücadelesi
Zira İsmailağa cemaati ile Ermeni Patrikhanesi arasında ülke güvenliği çerçevesinde bir mücadele hüküm sürüyordu. İsmailağa cemaati ve liderleri Özellikle Ali Haydar Efendi ile Mahmud Ustaosmanoğlu Efendi’nin ülkenin bağımsızlığının korunmasında nasıl önemli görevler üstlendikleri aslında kamuoyunda az bilinen gerçeklere işaret ediyor. Patrikhane üzerinden Türkiye’yi kuşatma girişimlerini engelleyerek Türkiye’nin bağımsızlığının korunmasında İsmailağa cemaati ve Mahmut Efendi’nin oynadığı kilit rol nedeniyle İmamoğlu’nun ve 6’lı masa liderlerinin Türkiye Ermeniler Patriği’ne verdiği destek nedeni ile taziye mesajı yayınlamadıklarını düşünüyorum. Asıl neden bu olmasına karşın bir taşla iki kuş vurma derdinde olan CHP ve avanesi ile İmamoğlu Mahmut Efendi Hazretleri’nin cenaze töreninin laikliğe aykırı irticai faaliyetlere dönüştüğü yalanı ve kumpasına sarılıyorlar. Asıl amaç Ermeni Patrikhanesi üzerinden Türkiye’nin kuşatılmasını örtmek ve AK Parti iktidarı ve devletin üst düzey yöneticilerini asparagas iddialarla karalamak sanırım.
Patrikhane kuşatmasını İsmailağa yardı! Türkiye’nin bağımsızlığının İslam’a bağlı olduğu ispatlandı