Diyarbakır’da 8 Haziran çarşamba günü düzenlenen eş zamanlı operasyonda, terör örgütü PKK’nın propagandasını yapan sözde basın kuruluşlarındaki 20 kişi gözaltına alınmıştı. Gözaltına alınan kişiler arasında Dicle Fırat Gazeteciler Derneği (DFG) Eş Başkanı Serdar Altan, JINNEWS Müdürü Safiye Alagaş, JINNEWS editörü Gülşen Koçuk, Mezopotamya Ajansı (MA) editörü Aziz Oruç, Xwebûn Gazetesi Yazı İşleri Müdürü Mehmet Ali Ertaş gibi isimler vardı.
Aydınlık’ın haberine göre; operasyonla ilgili emniyet kaynaklarına dayandırılan haberlerde, operasyonun “terör örgütü propagandası yaparak örgütün üst yönetiminin talimatlarını aktardıkları tespit edilen ajanslara yönelik” olduğu duyurulmuştu.
TSK hareketliliğini PKK’ya bildirmişler!
Aydınlık, gözaltındakilerden bazılarının “kentteki TSK hareketliliğini PKK’ya aktardığı” şüphesi üzerinde durulduğu bilgisine ulaştı. Edinilen bilgilere göre; bazı şüphelilerin Diyarbakır’daki TSK üslerine inen-kalkan jet ve helikopterleri anlık olarak terör örgütüne bildirdiği, örgüt üyelerini de çeşitli ‘haberler’ yoluyla uyardığı öğrenildi. Soruşturmanın bir gazetecilik faaliyetine yönelik olmadığına dikkat çeken kaynaklar, bu durumu “PKK’nın erketeliği” olarak tanımladı.
Kara propaganda yapmışlardı
Operasyonun ardından söz konusu kurumlardan yapılan açıklamalar da, bu yayınların Türk Silahlı Kuvvetleri ve terörle mücadeleye karşı özel olarak çalıştıklarını ele verdi.
Dicle Fırat Gazeteciler Derneği‘nin açıklamasında, “Bu gözaltıların asıl sebebinin Kürtlerin yaşadığı coğrafyada devlet tarafından yapılan hak ihlalleri, kötü muamele, hukuka aykırı davranış, işkence, gözaltı, tutuklama, göçertme ve savaş suçlarını ortaya çıkardığımız için olduğunu biliyoruz.” denilirken, DİSK Basın-İş Genel Başkanı Faruk Eren “Belli ki sınır ötesinde yaşananlara dair haber yapılması istenmiyor, bölgedeki gazetecilere yönelik bu operasyonun bir nedeni de bu olabilir.” ifadelerini kullandı.
JINNEWS ise yayınladığı açıklamada; “iktidarın savaşa, şiddete ve baskıya karşı direnen kesimleri hedef aldığını” ileri sürdü.
Kılıçdaroğlu: “20’ye yakın gazeteciyi alıyorsun Diyarbakır’dan…”
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, gözaltına alınan isimlere sahip çıkarak iktidarı eleştirmişti. Bir siyasetçinin vazgeçmeyeceği tek şeyin medya özgürlüğü olduğunu belirten CHP Lideri, şunları söylemişti: “20’ye yakın gazeteciyi alıyorsun Diyarbakır’dan, atıyorsun içeriye. Niye içerdeler, hangi gerekçeyle? Evrensel gazetesine tam bin gündür Basın İlan Kurumu tarafından ilan verilmiyor. Niye vermiyorsun? Basın İlan Kurumunu ‘Basın İnfaz Kurumu’na döndürdüler. Saraydakiler rahatsız diye mi vermiyorsun? Yeni Asya gazetesine 864 gündür ilan verilmiyor. Niye? Hangi gerekçeyle cezalandırıyorsun? Derdimiz çok ama çözülemeyecek derdimiz yok. Bunun için birlik olmamız, ortak hareket etmemiz lazım.”
Anlık olarak PKK’ya bildirdiler
Aydınlık’ın güvenlik uzmanlarından aldığı bilgiye göre; Türk Silahlı Kuvvetlerinin bölgedeki hareketliliği terör örgütünün destekçileri tarafından yıllardır izleniyor ve anında Kandil’e bildiriliyor. Bunun yanında özellikle ABD’li yetkililer de elde ettikleri istihbahratı terör örgütüne bildirerek operasyon öncesi teröristlere vakit kazandırıyor. Fakat Türk Silahlı Kuvvetlerinin terörle mücadelede oldukça tercrübe kazandığını bildiren uzmanlar, bu istihbarat akışının büyük oranda kesildiğini ve teröristlere ne sığınacak alan ne de kaçacak vakit bırakıldığını belirtiyor.
Açıktan PKK propagandası yapıyorlar
Gözaltına alınan isimler ile çalıştıkları kurumların yayınları incelendiğinde, açıktan terör örgütü PKK/PYD’nin propagandasını yaptıkları görülüyor.
Gözaltındaki Dicle Fırat Gazeteciler Derneği (DFG) Eşbaşkanı Serdar Altan, attığı tivitlerde “PKK henüz savaşa başlamadı demiştik. Duran Kalkan da öyle diyor: Gerilla henüz elini tetiğe atmadı, sınırlı misilleme eylemleri yapıyor.” diye yazarken, “Duran Kalkan diyor ki: ‘Eğer PKK ve Kürt halkı dikkatli-hassas davranıyorsa bu zayıflıığından değil.’ Gerisini siz anlayın artık!” diye tehdit savurmaktan da çekinmiyor.
Mezopotamya, Jinnews ve Xwebun gibi organlar da doğrudan PKK’nın yalanlarını servis ediyor, Türk Ordusu’na “katliamcı” diyor, terör elebaşına özgürlük istiyor.